“Kur’ân’ın sönmez ve söndürülmez mânevî bir güneş hükmünde olduğunu, ben dünyaya ispat edeceğim ve göstereceğim” Bediüzzaman (r.a)
Geçen günlerde mütalaa grubuna atılan bir video vardı. O videoda aczmendilerin hapishane dönemlerindeki fotoğraflarından bir klip yapılmış. Videoyu izlediğimde gözyaşlarıma hakim olamadım. Gerçekten ne kadar ihlaslı hizmet ediyorlarsa hapishaneyi bile bir dergaha çevirmişlerdi. Ve gözlerindeki mutluluk bakınca belli oluyordu. Onlar bu davaya o kadar inanmışlardı ki hapishaneye düşmek bile dava uğruna olunca mutluluk veriyordu. Onlar bu davanın ateşini o zor dönemlerde yaktı.
Ben bu videoyu izledikten sonra kendi kendime düşündüm. Biz gençler bu kadar zorluklarla bu davaya baş koymuş ağabeylerimizin hakkını nasıl öderiz. Sonra düşündüm onların bizden isteyeceği tek şey bizim bu ateşi yakmaya devam etmemizdir. Peki biz bu ateşi nasıl yakmaya devam edeceğiz. İşte asıl mesele zaten burada başlıyor.
Kendimize biz bu dünyaya neden geldik diye sorarsak hepimizin cevabı aynı olacaktır “İMTİHAN”. Üniversite sınavından örnek vermek istiyorum. Sınava girmeden önce yaklaşık 2 yıl boyunca o sınavdan iyi bir not almak için çaba gösteriyoruz. Diyelim ki sınava 2 yıl çalıştık ve 500 tam puan aldık. Türkiyenin en iyi üniversitesine gittik. Çok güzel bir meslek sahibi olup dünyanın en zengin insanı olduk. Peki ya şu 80 yıllık ömür bitince ne olacak. O aldığımız diplomalar kazandığımız paralar bizimle beraber öbür dünyaya mı gelecek. HAYIR!
Aslında burada bağlamak istediğim konu bu dünya için ne kadar çalışsak ta fani. Bu sebeple bir insanın davası olmalı. Davasız insan hayvaniyetten kurtulamamıştır. Gayesiz olarak yaşayıp gayesiz olarak ölmenin manası ne ?
Bundan dolayı davamızı göğüslememiz lazım. Ağabeylerimizin yaktığı ateşi söndürmememiz lazım. Dünya zevklerinden, oyundan vazgeçmemiz lazım. Tek sevdiğimiz şey davamız olmalı. Risale-i Nur okuyup davamızı daha iyi tanımamız lazım. Oyun eğlence boş, dünya fani. Baki olan yalnızca ALLAH’tır.
Bu davanın ateşinin sönmemesi için tek bir yol vardır. Yüreğimizdeki muhabbetin ateşi ile bu davanın ateşini birleştireceğiz. Kendimizi de o ateşe atacağız. Bu ateş seni de yakar beni de. Bu ateş o kadar büyür ki bütün cihanı yakar. Biz aczmendi gençler hepimiz kendimizi bu ateşe atıp bu ateşin “ SÖNMEZ VE SÖNDÜRÜLMEZ BİR NUR OLDUĞUNU BÜTÜN DÜNYAYA İSPAT EDECEĞİZ İNŞALLAH”
Allah bizi davamızdan ayırmasın. Davamız için gerçek bir fedai eylesin AMİN.
Vesselam
GENÇ AHMET
ALLAH razı olsun sayılarinızı artirsın