HER TELDEN -2-

Bu makalemizde “uydum gündeme” kabilinden. Yani her telden vurarak gideceğiz.

Malum Türkiye Cumhuriyetinin en filozof, en entel, en dantel fakat yaşayanlar içinde en eski olmayan en emekli Genelkurmay Başkanı ve eski “Yahudi Ağlama Duvarı” turisti İlker Başbuğ, hala tedavülde olduğunu gösteren bir çıkış yapmıştı.

Ne demişti? “Askeri mahkemeleri 2009 da kapatan Ak Parti ve başındaki Devlet Başkanı Fetö’nün siyasi ayağıdır”. Fetönün orduda yuvalanmasına en büyük çanak tutanlardan birisi, hayali Ergenekon davalarında örgüt üyesi olarak Fetönün mahkemelerinde yargılanan birisi olarak üstelik bunları söyleyebilmişti.

Yurtiçinde yapılması arzu edilen darbenin ilk işaret fişeği idi bu. (Tabii benim görebildiğim kadarıyla.)

Sonra ne oldu?

Ambulansı takip eden uyanık taksi şoförleri gibi bir gürültüyle arkadan meşhur yalancı Kılıçdaroğlu sahaya indi. Bir anda tarihî gerçeği(!) açıklayıverdi. Fetönün siyasî ayağı olarak, Fetönün darbe yapmaya kalktığı, hatta öldürmeye çalıştığı Devlet Reisi Recep Tayyip Erdoğan olduğu bombasını patlattı.

Aslında Fetönün siyasi ayağı olarak son icraatlarını yapıyorlardı. Gelecek darbenin ikinci önemli işareti de böyle çakılmıştı.

Ama bu sefer daha azgınca, daha kararlı ve daha derinden saldırıyorlardı.

Ama Fetö’nün siyasi ayağı demek yeterli miydi darbe için? Elbette değil. Bunlar sadece ayak oyunları idi.

Çünkü CIA nın gölgesi Rand Corporation Türkiye raporunda “bir darbe olabileceğini” söylemişti. Bu ne demekti?

Sağcısı, solcusu, dinlisi, dinsizi, Kemalisti, Gülenisti,  bütün hainler, uşaklar, başaklar hepsi gerekli talimatları almışlar demekti. İç ve dış hepsi üstelik. Çünkü sinyal bu antenlere dışardan gelmişti.

Esas darbenin fitili Suriye'de tutuşturulacaktı.   

Bu arada dışarıda neler olup bitiyordu?

Allah’ın minik hatta mikrominik askerleri operasyonlarına devam ediyordu.

Çin’de durum malum. Ekonomisinin beli uzunca bir süre doğrulamayacak şekilde kırıldı.  Minik Kovid-19 lardan belki 19 tane trilyon dolar derecesinde ekonomik darbe yediler. En son Quanzhou şehrinde Corona virüsü bulaşan hastaları doldurdukları otel çöktü. Bu üç harflilerde çöken sadece ekonomi değil, moralleri de yerle yeksan olmuş şekilde.

Çin’deki durum artık merakımızı bile aşındırıp gündemimizden çıkmışken, bu minik Kovid-19 lar İslam’a hain, Müslümana düşman tarihin görüp görebileceği en büyük münafık devlet olan İran’ı vurdu.

Vurdu dediğime bakmayın. Öyle rastgele değil bayağı nokta operasyonları yapıyor. Otuza yakın milletvekili şifayı(!) kapmış durumda. Bu başlangıç üstelik.

Kovid-19’ların listesi hep üst düzey maşallah. Yok yok!

Hamaney'in torunu, Cumhurbaşkanı Ruhanî’nin torunu, Cumhurbaşkanının yardımcısı İshak Cihangiri, İran’ın Suriyede’ki fitne yöneticiliğini yani büyükelçiliğini yapan Hüseyin Şeyhülislam(!). Sağlık Bakan Yardımcısı İreç Herirçi, Cumhurbaşkanlığı Kadın ve Aileden Sorumlu Yardımcısı Masume İbtikar, Tahran Milletvekili Mahmud Sadıki, Hükümet Sözcüsü Ali Rebii, Tahran milletvekili Fatma Rehber, Meclis Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı Müçteba Zünnur.

Bu isimlerin bir kaçı şimdiden ölmüş durumda. Fatma Rehber, Hüseyin Şeyhülislam(!) vs. Ama en ilginç olanı ise din adamlarından ve eski Vatikan Büyükelçisi Hüccetülislam(!) Hadi Hüsrevşahi ki İran devriminin temeli olan bir isimdi. Devrimde ilklerden olduğu gibi corona virüsünden ölenlerde de ilklerden oldu. Ne diyelim? Darısı Vatikan’daki dostlarının başına.

İran, 17 eyaletinde birbirlerine seyahati yasakladı. Herkesi evinde oturtturabilmek için de bedava internet sağlıyor vatandaşlarına.

Geçenlerde bu virüs belası için İran üst düzey yetkilileri Türkiye’ye gelmek isteyince bizimkiler “aman oturun oturduğunuz yerde, ‘skype’dan görüşelim” demişlerdi. İran’ın üst düzeyinin hali böyle olunca artık ne düşündülerse?

Malum İran’ın meclis oturumları nasıl oluyorsa ve bu virüs kadın-erkek, üst düzey-alt düzey ayırmadan bir anda herkese bulaşıyorsa akla bir sürü şeytanlık getiriyor. Sağlıkları için onları öncelikle Allah’ın şeriatına davet ediyoruz.

Hulasa makalenin ebadı Kovid-19 virüsünün bütün dünyadaki işlerine paragraf açmamıza imkan vermiyor.

Ama bu Kovid-19’un bugün gerçekleşen en güzel operasyonunu yazarak virüs kelamına nokta koyalım. İran’dan Suriye’ye geçen milis görünümlü on tane katil, virüsü Rusya, İran ve Katil Esad’ın ortak askerî karargahına taşıdı. Karargahları komple tahliye edildi ve karantinaya alındı.

Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, yaptığı açıklamada, Kovid-19 vakalarının İran, İtalya ve Güney Kore'de "ani" artışından "derin endişe" duyduklarını belirtmişti.

Avrupa kısmına hiç girmeyelim. Hulasa bu mübarek virüsün icraatlarına ve vurduğu hedeflerine bakınca yaptığı işlere kim tesadüf diyebilir.

Eee sonuç diyeceksiniz.

Gene darbe yapamadı gavurcuklar.

Sonuç aşağıdaki linkte…

https://www.huravaz.com/nisan-yagmurlari-makale,273.html

YORUM EKLE
YORUMLAR
Seyfullah Amca
Seyfullah Amca - 4 yıl Önce

Onların ne yaptığına bakarak iki Asır telef oldu, biz neredeyiz bu sorunun cevabı bizim akıbetimiz onda saklı