İngiliz’in Çöküşü

Türkiye ve Rusya savaşın eşiğine geldikleri vakit de, ucu açık bir mutabakat imzalayarak, hem İdlib’i ve hem savaş riskini ertelediler. Ateşkes şartlarının belirlenmesi ve devamının tesisi ile de muhtemel riskleri bertaraf etmek arzusunu ifşa ettiler. Mutabakatın açıkta kalan kısımları Suriyeli göçmenlerin gelecek zamanda nerede ikamet edeceklerini kapsamakta. Bu tarafı ile İdlib’in sınırlarının genişlemesi beklenebilir, gözlem noktalarının geri çekilmemiş olması da bu ihtimali kuvvetlendirmekte.

Mutabakatdan evvel yaşanan savaşta Türkiye Suriye milli ordusuna geniş bir alan açmış olmasına rağmen ilerleme sağlayamadı ve hatta Serakib’i birkaç defa almasına rağmen muhafaza edemedi. HTŞ ise bu savaş da bir hayli pasif bir konum aldı. Türkiye’nin hava desteğine rağmen beklenen ve iddia edilen etkiyi gösteremedi. Aksi bir durum hasıl olmuş olsa idi, mutabakat farklı alanları kapsayacak şekli ile imzalanabilirdi. Türk ordusunun kara harekatına mecbur edilecek bir çok vakıa gerçekleşti.

Rusya, ilk anlar da Türk askerini şehit etmekten dahi kaçınmayarak ve hususan askerlerin şehit olmasına matuf bir vaziyet aldı. Eğer Türkiye’nin hava üstünlüğü ve hava darbeleri olmasa idi, şehit sayısını kasden çoğaltma cihetinde bir tavır gösterecek idi. Bunun iç politik etkilerini takip ederek hareket ettiğini de gösterdi. Rusya bu hengamede hem görüşmek istemeyen ve hem tayin edilmiş görüşmeleri de iptal eden ve hatta 5 Mart’da randevusunun dolu olduğunu ilan eden taraf oldu.

Muhalefetin, İdlib’den gelen şehit haberlerinin Erdoğan’ın devrilmesine yönlendirememesi, iç kargaşa malzemesi yapamaması ve hatta savaş tarihine geçen bir taarruz tarzını geliştiren Türkiye’nin olduğunun görülmesi ile Rusya evvelki vaziyetinden avdet etti. Hava savunma silahlarını havadan vuran, görülen her hedefin ve hem de küçüklüğünün veya büyüklüğünün fark etmeksizin imhası. Dininin, kültürünün, tarihinin para etmediği ve ancak silahları ile var olmuş Rusya’nın, silah ile terbiyesi.

Amerika bu vaziyeti tek bir tavır ile tek bir karar ile karşıladı. Rusya ve Türkiye kendi aralarında hal etsinler dedi. Nato’ya da bu vaziyeti aldırdı. Eğer savaş çıkmış olsa idi, bu savaş Türkiye ve Rusya arasında olacaktı. Ancak bu tavır, Türkiye’nin hava saldırıları ve Erdoğan’ın bu meselede iktidarının devrilemeyeceği anlaşıldıktan sonra gelişti. Türkiye’de arzu ettikleri  - demokrasi cephesi –ni oluşturamadılar. İhale tamamen Rusya’nın insafına bıkıldı. Oysa, Rusya ilk hareketi yapacak ve bir çok şehit haberinin memlekete gelmesini sağlayacak idi. Sonrası, Rusya’nın işi değildi.

Bu harekatın neticesinde elde edilen en mühim durum, dış politikanın halen ayakta olacağıdır. Türkiye hali hazırda İsrail’e, Rusya’ya, İran’a, ABD’ye mecbur bırakılmış değildir. Diğer mühim durum ise, Rusya’nın Suriye’de vekaleten bulunduğunun ifşası olmasıdır. İran’ın Rusya’sız görüşme teklifi ile birlikte, İsrail’in Suriye topraklarını bombalaması bunu göstermiştir. Rusya, İngiliz’in elindeki iyi (!) ve kötü Yahudi’nin şamar oğlanı olmuştur. Rusya’nın faturası, mültecilerin Avrupa’da ırkçılığı tetiklemesi ile icra edilecektir. Avrupa’da ırkçılara hedef olarak Rusya’nın gösterileceği aşikardır.

Afrika ve Arapların petrolü Çin’e endekslenmektedir. Avrupa enerji ihtiyacının direk sahibi olmak isteyecektir. İngiliz, ayrıldığı Avrupa’ya Rusya’yı hedef olarak verecektir.

İngiliz, kaosu idare edememekte ve çuvallamaktadır. Birçok ülkede kargaşa bekleyen İngiliz, beklediğini kendinde bulacak gibi. Her iki projesi de; hem ejder yolları ve hem arz-ı mev’ud, bu ikisi birbirini yiyecek.

YORUM EKLE
YORUMLAR
Seyfullah amca
Seyfullah amca - 4 yıl Önce

Yanarım yanarım da seni keşfedemeyen külliye 'nin kaybına yanarım..

İsmaildoğan
İsmaildoğan - 4 yıl Önce

Külliye kendini keşfetse millet felah bulacak amma, duacıyız inşAllah bir gün...

İsmaildoğan
İsmaildoğan - 4 yıl Önce

Külliye kendini keşfetse millet felah bulacak amma, duacıyız inşAllah bir gün...