Allah Zalim midir?

Evet ehli dünya tarafından sıklıkla işitmişiz ki Allah zalim midir ki insanlığın halini görmüyor, müdahale etmiyor?

Allah Zalim midir?

Evet ehli dünya tarafından sıklıkla işitmişiz ki Allah zalim midir ki insanlığın halini görmüyor, müdahale etmiyor? Mesela Afrikada insanlar açlıktan ölüyor, depremler oluyor seller oluyor , kadınlara çocuklara tecavüz ediliyor, hırsızlıklar, güçlülerin zayıfları ezmesi , geçim dertleri daha birçok musibet .

İnsan bütün bu sorunlarla neden karşı karşıya geldiğini, bunu nasıl düzelteceğini düşünmesi gerekirken ne çare ki yine beynini kullanmayı tercih etmeyip nefsinin nankörce iddialarına kapılıp suçu başkasına atıyor. Ve bu sefer en kötüsü Allah'a zalim sıfatını yakıştırıyor. İşte bu insanlara soruyoruz , Allah'ı hayatınızın ne kadarına koyuyorsunuz ki kötü bir şey olduğunda aklınıza ilk o geliyor. Allah hayatımızda ne kadar var ki? Onun hangi hükümleri uygulanıyor? Hangi yasaklarına ittiba ediliyor? Hangi ikazları dikkate alınıyor?

Hiçbir işimize Allahı karıştırmayalım onun ikazlarına , uyarılarına , yasaklarına , cezalarına kulağımızı, gözümüzü kapatalım hatta inkar edelim fazla bulalım yobaz diyelim suç oranları sapıklıklar had safhaya ulaşınca Allah nerde diyelim.

Kainata dikkatle bakan bir insan en büyükten en küçüğe her devletin, toplumun, kurumun, yapının hatta ailelerin bile bir yasası bir sözleşmesi bir programı olduğunu görür. Bunlar gerek yazılıdır gerekse sözlü ama hepsi aynı amacı taşır. Huzurlu, güvenli, mutlu, namuslu, hak yemeden ve yedirtmeden yaşanabilir en adil ortak alanı oluşturma. Kainatın en küçün kurumuna bile bu fikri yerleştiren ALLAH bu muntazam kainatın ve içindeki zihayatların hatta zişuurların hatta bunların ezelinin ve ebedisinin idaresi için nasıl olur da kural koymaz? Her insanın kendi başına buyruk yaşamasıyla bütün bu eminliği huzuru rahatı muhafazayı nasıl sağlamayı düşünüyorlar? Ne kadar insan o kadar fikir ne kadar fikir o kadar ene herkes kendini haklı bulup herşeyi yapsın o zaman; ki şuanda olan da budur.

İşte ehli dünya herkesi kendi başına buyruk yaparak ezeli ve ebedi ilim sahibi tüm yaratılmışların alemlerin Rabbi olan Allahın bu muhteşem Şeriatına kafa tutuyor. Hayır, sen bilmiyorsun biz biliyoruz diyor. Hayır sen acımasızsın diyip; bir suçluya cezasını veremeyip bin suçluyu onun arkasına takıyor. Bir zekatı dağıttırmıyor bin garibanı ağlattırıyor, aç susuz bırakıyor. Bir zina edene ceza veremiyor bin tecavüzcüye kapı açıyor. Bir hırsıza haddini bildiremiyor bin hırsıza davetiye çıkarıyor. Haram olan faizi yedirtiyor ; zalimleri zengin halkı fakir yapıyor sonrada güçlüler neden zayıfları eziyor oluyor.

Allah(c.c) kullarına zulüm etmez. İnsan ondan uzaklaşıp Onun kurmuş olduğu bu düzende O na asi oldukça hem kendi dünyasına hem ahiretine hem etrafındakilerin dünyalarına zulmetmiş olur.

"Allah’u teala hiçbir kimseye zerre kadar zulmetmez. Lakin insan isyan etmekle kendi nefsine zulmeder." Yunus Suresi /44

Benim bu olaylarda hiç suçum yok diyen ehli imana da Bediuzzaman hazretlerinin şu sözlerini hatırlatmak icab ediyor.

"Bazen zulüm içinde adalet tecelli eder. Yani insan bir sebeple bir haksızlığa, bir zulme maruz kalır; başına bir felaket gelir, hapse de mahkûm olur, zindana da atılır. Bu hüküm bir zulüm olur. Fakat bu vakıa adaletin tecellisine bir vesile olur. Kader-i İlahî başka bir sebepten dolayı cezaya mahkûmiyete istihkak kesbetmiş olan kimseyi bu defa bir zalim eliyle cezaya çarptırır, felakete sürer. Bu, adalet-i İlahiyenin bir nevi tecellisidir."

Tarihçe-i Hayat/Risale-inur Külliyatından

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER