Ömer bin hattab (r.a)' ın hilafeti zamanında, bir müslüman içkiye müptela olmuştu. İçki belasına düçar olan o müslümana demişler ki bırak şu içkiyi yapma etme, bak Ömer duyar bunu birgün, fena olursun. Tabi dinlememiş kendisine nasihat edenleri. Ömer'in r.a kendisinden uzakta olmasının rehavetiyle devam etmiş içmeye.
Sonunda birgün Ömer r.a öğrenmiş bu durumu. Falanca yerde falanca kişi hiç ayık gezmiyor içiyor diye duymuş. Hemen Kâtibini çağırarak, demiş kağıdı kalemi al ve yaz!!..
Bismillahirrahmanirrahim ha,mim...
" Bu kitap, aziz ve alim olan Allah'tan inmiştir. O Allah ki; günahı bağışlar, tövbeyi kabul eder bir Allahtır. Ama tövbe etmeyen içinde azabı çok çetin olan Allahtır, Dönüş ancak O'nadır". Mümin süresinin ilk 3 ayetini yazdırdıktan sonra çağırmış görevlisini, git o adamı bul iki gün üç gün ayılmasını bekle ne zaman ayılırsa bu mektubu ona ver okusun demiş.
Vazifeli adam gitmiş ve dediği kadar beklemiş sonunda adamın ayık olduğunu görünce hemen yanına gidip mektubu uzatmış. Bu mektubu Ömer r.a gönderdi sana demiş.
Adam mektubu açıp okumuş ve bunu Ömer göndermedi demiş.
Bunu...
Rabbim gönderdi beni affedecek.. Bırakıyorum içkiyi daha içmeyeceğim demiş..
O asrın sarhoşunu bile intibaha getiren bu ayeti, hatimlerimizde kaç kez okuduk kim bilir.
Bizler...
Müslüman bir toplumda dünyaya gelmiş Mü'minler olarak, bu dehşetli ayet gibi ne ayetlerini okuduk Rabbimizin.
Bunun gibi ne ikaz mektupları okundu bize yıllarca. Aynı tesiri yapmış olmalı değil miydi?
Sahabenin yüreğini çatlatan, basiretini açan bu belagatlı ayetler, ne oldu da bizi böyle lakayıt bıraktı. Yoksa bizde cennetle müjdelenen aşere-i mübaşereden miyiz?
Alemler, O'nun hürmetine yaratıldığı, "sen olmasaydın ey Habibim ben bu alemleri yaratmazdım" iltifatına muhatab olan Resulullah'ın, beni yaşlandırdı dediği " hud, vakıa, amme, mürselat" ayetleri bizimde içimizi kavurup, saçlarımıza aklar düşürmeli değil miydi?
Vakıa süresini fakirlikten korunmak için okurken, ruhumuzu fakir ve aç bırakışımızın yerini ne ile dolduracağız..
Va-esefa, va-hasreta!!..
Manevi koma halindeyiz...
İntibahı, ölüm sabahına mı bıraktık!!..
Sahabelerin hayatına baktığınızda, bir birleriyle karşılaştıkları zaman ilk sözleri neydi biliyor musunuz?
"Cibril (Cebrail) indi mi? Ne getirdi?
Her an teyakkuz hali. Allah'ın emrine kalpler, ruhlar, canlar, cananlar, evlâdları fedaydı onların. Birbiri ardınca iki ayet indiği zaman birincisini hayatlarına tam tatbik edip, alemlerine tam yerleştirmeden diğer ayete geçmezlerdi.
Günümüz toplumunda ise hangi yana baksan, maal-iftihar ve hasb-el icab hafızlar yetiştiriliyor, fakat okuduğunu anlamayan, ahlâkına ve hayatına tatbik etmeyen ezber hafızı kur'an okuyucuları görüyoruz.
Aleyhisselâtu vesselâm Efendimiz, ahir zamanı anlatıyor bir hadis-i şerifinde " Kur'an bir vadide olacak insanlar bir vadide olacak" buyuruyor.
Hali hazırda ki ahvalimiz bu hadis-i şerifi tam teyid etmiyor mu?
Anne, baba veya dede veya bir yakını vefat edecek ki açıp iki sayfa kur'an okunsun. Kur'an bir ticaret metaı haline gelmiş. Hayat nizamımız olan ve olması gereken Kur'an, cumadan cumaya okunan, ama verdiği mesajdan gafil kalınan bir kitap mesabesinde kalmış.
Kur'an Müslümanları olarak, hayatımızın her alanında, beşeri ilişkilerimizin her noktasında ve ahlâki muamelemizin her zerresinde kur'an ile amel etmek olmalı bütün gayretimiz. Ev içinde şer abidesi, dışarıda ise mekke sahabisi rolünde insan, Kur'an müslümanı olamaz..
Şeriatı olmayan İslam, motoru olmayan şık bir araba gibidir. Önce Şeriatı kaldırıldı İslam'ın! Şeriatı yok demek? Sadece kimlikten ibaret olan, ahlâka, hayata, beşeri muameleye intikal etmemiş islam demek.
Motoru alınmış bir arabada oturmuş, 100 senedir arabanın gitmesini bekliyor. Vallahi 500 senede geçse yürümez o araba..
Bizler...
Bir Şeriat peygamberi'nin ümmetiyiz..
O şeriatı icra ve tatbik etmekle vazifeli bir ümmetiz.
Son olarak, amacına hizmet etmeyen bir toplum, yok olmaya mahkûmdur.
İslâm dertlisi bir Peygamberin, dünya dertlisi ümmeti olmak, musibet olarak bize yeter sanırım..
Rabbim rahmetiyle uyandırsın ümmet-i muhammedi..
Ağzına sağlık yüreğine sağlık Rabbim rasulune uygun ümmet eylesin