YA TUTMAZSA ?

   Bisküviyi kırmadan arasına lokum koymayı kırk beş yaşımda öğrendim..

   Çocukken de severdim, pudra şekerli lokum, alır bisküvi arasına koyar bastırırdım, tabi ki kırılırdı, normali böyledir sanır hep öyle kırık dökük yemeye çalışırdım.
   Bir gün bizim Kamil bisküvi ve lokum almış, dükkanda pineklerken yiyelim diye, ben her zamanki gibi bisküvileri kıra döke yemeye çalışırken, baktım Kamil aldı lokumu, eze eze bisküvi boyutuna getirdi, sonra üstüne bisküvileri yerleştirip yemeye başladı. Ömrüm boşa gitmişti. Bunu nasıl akıl edemediğime şaşırdım kaldım ama bisküviyi kırmamayı da öğrendim. Zira hakkı teslim ettim. 

   Bu kalıcı izli davranış değişikliğine '' öğrenme" diyormuşuz, okulda yeni öğrendim bunu da.

    Sosyete bir bayan ilk kez gittiği köyde "ben de süt sağmak istiyorum" demiş. Önce bir öğretelim falan demişler, dinlememiş, vermişler eline kovayı salmışlar ahıra. Hanımefendi çekmiş çekiştirmiş, sağmış sıvazlamış, bir damla bile süt çıkaramamış, çaresiz elde boş kova dönmüş geriye. Bilmediğini kabullenerek, işin doğrusunu sormuş. Köylüler cevap vermiş :O sağdığın inek değil boğaydı, çekiştirip durduğun da meme değildi..

   Şimdi biz buraya nerden geldik neden geldik anlatalım..

   Devlet adamları tarih okumalıdır, bir işin sonucunu öğrenmek için illa ki aynı şeyi beklemeden ders almayı, geçmiş birikimlerin üzerine koyarak oradan devam etmeyi bilmeliler, özgüven ile kibir nerde ayrılır merhamet ile gevşeklik, tevazu ile zillet nasıl tefrik edilir bir bilene danışmalılar. Yoksa çok zaman harcanmış ya da çok geç kalınmış olabildiği gibi, asla geri dönülmez bir akıbete de düçar olmak ihtimali var.

   Avrupa kriterleri, modernite, demokrasi gibi kavramlar kalıcı bir hasar meydana getirmeden ve eldeki millet bütün bütün yitip gitmeden insanın ortak değerleri üzerinden bile olsa bir yapısal alt sınır çizilmeli, fıtrata karşı açılmış bu savaştan hayırlı bir sonuç çıkmayacağının farkına varılmalıdır.

   Özgürlükler ortamı denilen alt ve üst sınırı belirsiz zeminlerde daima kaybeden İslam toplumu olacaktır, zira insan daima kendine en kolay ya da enaniyetine en tatlı geleni tercih edecek, imkan bulunca da yapacaktır.

   Avrupalı toplumların acı bir şekilde tecrübe ettiği ve dibe vurduğu sosyal dönüşümlere devlet olarak bir an önce karşı durulmalıdır, hiç olmazsa bu destek olur tarzdaki cinsiyetsiz ve adı gibi ne idüğü belirsiz ön açmalardan vaz geçilmelidir. 

   Kenan Evren' e rahmet okutacak abuk subuk anlaşmalarla sınırı ve ölçüsü olmayan bir topluma dönüşme yolundaki milletimizi kaybedersek bir daha bu toplumu bin yılda bir araya getirmemiz mümkün olmayacaktır.

   Allah hem Rahim ve fakat hem de Müntakim'dir. Bu mıy mıy halimizi bir an önce değiştirmezsek bunu bilfiil göreceğiz.

    Vesselam..

YORUM EKLE
YORUMLAR
O.Akboğa
O.Akboğa - 4 yıl Önce

Bu milletin yönünü ve yörüngesini değiştirmek için yüzyıllarca Haçlı seferleri düzenlendi bu topraklara. Her bir saldırıda bir öldüysek bin dirildik, kenetlendik, güçlendik ve bu toprakları nice ordulara ve devletlere mezar ettik. Cepheden taarruzla bir şey koparamayacağını anlayan Haçlılar, seferlerin şeklini değiştirdi ve kaleyi içeriden fethetmek yolunu seçti.Şimdi İnanç fikir kültür emperyalizmiyle milli bağımsızlığımızı elimizden almaya çalışıyorlar. Çaresi, fabrika ayarlarımıza, dini ve milli kodlarımıza yeniden dönmektir. Tarih, Milletin ve Ümmetin umudu haline gelen Başkan Erdoğan'a bunu gerçekleştirebilecek fırsatı altın tepsi içinde vermiştir.

Erbea
Erbea - 4 yıl Önce

Elinize sağlık hocam

Zeynep gurler
Zeynep gurler - 4 yıl Önce

Çok guzel bi yazı olmuş tebrik ederim.

Sedat akcam
Sedat akcam - 4 yıl Önce

Yaziniza bir hikaye ile baslayinca,rahmetli hasan karakaya abi aklima geldi.Allah rahmet etsin dini mibin ehli islamin olenlerine.

Konunuzun asliyeti devlet akli nin ,bugun bati fikir ve ahlakinin sirayet ve etki alanin on alma cabasinin hemen ivedilikle devletce ber taraf edilmesi cagrisi.
Lakin kader neyi tayin etmis gorecegiz.

Usdat birinci cihan harbindeki acligi kitligi ekmege olan nankorlukle izah ediyor.

Sizde basimiza bir bela gelmeden el versinler diyorsunuz.
Bilmiyorum ben bu toplumdan umidimi kesdim.
Rejim degisikligi tarzinda bir degisim olursa ne ala yoksa mevcut duzen ,mukaddesatcilarla birlikte dindar kesimi dejenere edecektir.
O gun bir soz duydum,islamci burjuva olmadan ,ete kemige burunmeden,emperyal guclerle boy olculmez,islamcilar,kendi zenginlerini cikarmali diyor.

Duydugum soze ne diyeyim,cumhurbaskanligina bir kiz danisman atanmis,fotograflar videolar tam bir burjuva.
İp ilmek zor tutar kanaatindayim .
Baki selamlar.